7 Ekim 2009 Çarşamba

Lüneparklar hayattır..


Likit bi rüya gördüm. Zamanını tam veremesemde likitliğinden eminim. Lünaparkta fazla şeker yemişim yine. Dönüş yolundaaa her şey tıpkı kuzenlerim Hansel ve Gratel’in evinde ki gibi rengarenkti. Bir de Alis’in mantarlarına basıp uçtuk. Umarım Alis kırılmış olanı görüp bize kızmaz. Neyse ki planı yaptık her halükarda suç kırmızı başlıklı kıza atıcaz.Hatta arayıp bizzat şikayet etmeyi düşündüm. Ama en son dürümcüyle olan ve uzunca bir süre devam eden konuşmamdan sonra telefondan uzak durmaya karar verdim. Neme lazım dürümcülerle hayat hakkında konuşmak. Münasebetsizlik.Nerden çıktı hatırlamıyorum Miss birden Amcamız Gluveri ziyaret etmek istedi.Fasulye mevsimi olmadığından direk halıcılar çarşısına geçtik. Faiş fiyatlardan nasibimizi almak üzereydik ki kurtarıcımız geldi. 5. cüce Ahmet. Ahmet kimin nesiydi hatırlamıyorum ama sanki bize fazla yakın birinin bir şeysi gibi canını dişine takıp yardımcı oldu. Ee bizde onun Halıcıda 5. cüce olarak çalışmasıyla ilgili çokça alay içeren sözlerimizi geri aldık. Kazıklanmaktan kurtardı bizi. Hayat müşterek biz de bi gün ona yardım ederiz belki kim bilir. Müşterek demişken , Müşteba’yı rüyamda hiçbir yere oturtamama rağmen ısrarla rüyamda çeşitli karelerde boy göstermekte kendisi. Gluver’e dönersek, Sevgili Miss’imizin amcamızı özlemesinde ki tek sebeb , Viyana’nın fethi için devleri yanına çekmekmiş. Muhteşem gülümsemesiyle yanına çektiği 3 dev ve Amcamızla viyanayı feth etmek artık onun için çocuk oyuncağıymış. Hala avusturyayla avusturalyanın yerini karıştıran biri olarak bir şehir fethetmek bana göre çok karmaşık bir iş. Tam evimize gelip uyumak üzereyken geleceğe dönüş filminin pek şeker fakat demode çocuğunu kapıda bulduk. Kırmızı başlıklı kızın çığırtkanlığını yapmaya başlamış. Pamuk prensesi sevmeyen kırmızı başlıklı kız onunla arasının bozulmasına vesile olduğumuz için bize dürüm yollamış.Umarım uzun sohbetler ettiğim dürümcü bundan daha kibardır dedim içimden. Dürümcümüzün boynunda ki kravat daha öncelerde Vodkaprensesimizin Pahalı markalardan adam boğmak için beyendiği kravatlara ne de çok benziyordu. Son kez baktım çocuğa yazık dedim içimden. Tam o anda başlayan otobüs yolculuğumun, 5 cocuklu bir ailenin 4 bir tarafımı sarmış olmasına rağmen, bütün bu masala değidini düşündüm içimden. Tabi bunda dürümcümüzün Rolü büyüktü.Telefonda ki dürümcümüzden bahsetmekteyim. Ne de olsa aynı felsefeyi bi cümlede 3 kere dinledikten sonra aynı cümleyi tam 5 kere daha dinledi. Hayat zor. Vadi sabotesi eğlenceli.
Lünaparklar hayattır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder